OLYMPOS DA PANSİYONLAR YOKKEN ORADA YAŞAYAN İNSANLARIN DURUMLARI
Olimpos da pansiyonlar kurulmadan önce
Bu topraklarda göçebe hayat yaşayan Yörükler yaşıyorlardı. Hayvancılıkla geçinen bu Yörük aileler, kışın Olympos da dağların eteklerinde kıl çulundan yapılmış, Yörük çadırlarında kalıyorlardı. Yaz ayları yaklaşınca mayıs ayında bey dağların serin yaylalarına hayvanlarıyla birlikte göç ediyorlardı. Yetiştirdikleri hayvanlar kıl keçisi olduğu için yaz döneminde yaylaya göçmek zorunda kalıyorlardı. Çünkü kıl keçileri sıcakta zorlanıyorlardı. Eşyalarını ve çadırlarını katırlara yükleyip keçilerle beraber yürüyerek 3 günde varıyorlardı. Ya
z ayları bitince sonbaharda tekrar Olympos da şu an pansiyonların olduğu arazilere geliyorlardı
Kış aylarında keçilerini dağlar da maki bitkileriyle doyurup akşam da Olympos un derelerinin kenarın da keçileriyle beraber geceletiyorlardı. Bu yaşantıyı her sene tekrarlıyorlardı.
Yörük ailelerinin bu yaşantıları, aslında Türk kültüründe olan bir yaşantıdır. O dönemde Yörüklerin bu dağlarda yaptıklar keçi peynirini yöre halkı çok sevmişti. Bu sevgi Yörük aileleri için gelir kaynağıydı. Yörükler olympos pansiyonlarını yapmadan önce en büyük gelirlerinden birisi keçi sütünden yapılan ürünlerdi. Çünkü keçilere hiçbir suni ürün verilmiyor tamamen dağlarda doğal olarak besleniyorlardı. Yörük aileler aslında olimpos pansiyonların dan önce keyifli bir hayat yaşıyorlardı. Haftada bir pazara gider ürünlerini pazarladıktan sonra kendi ihtiyaçlarını alıp evlerine gelirlerdi. Binek olarak da hayvan katır ve eşekleri kullanıyorlardı.
Olympos pansiyonları, Yörük kültürünün en güzel ürünlerinden birisi olan keçi tulum peynirini Olympos dan yok etmiş oldu. Yörükler keçi sütünü peynir yaptıktan sonra, keçi derisinden yapılan tulumun içine doldurup o şekilde saklıyor ya da pazarlıyorlardı. Saklandığı zaman uzun zaman bozulmuyor, hatta değeri artıyordu.
Yörük aileler bu şekilde uzun zaman yaşadıktan sonra , kışın konakladıkları bu arazilere ağaç dikmeye başladılar. Kıl çulundan yapılan çadırların yerine kalıcı evler yapmaya başladılar. Hayvanlarından bir bölümünü satarak arazi almaya başladılar. Aldıkları bu arazilerde tarım yapmaya başladılar. Olympos da bulunan portakal ağaçlarını diktiler. Bu şekilde tarımdan da gelir edindiler. Portakal ağaçları yetişince yaylaya gitmeyi bıraktılar. Çünkü yaz aylarında bu portakal bahçelerini sulamak gerekiyordu.
Artık Olympos da yaşayan Yörükler göçebe hayattan yerleşik hayata geçtiler.
Bundan böyle olimpos un kalıcı yerlileri oldular. Yörük kültüründen pansiyon işletmeciliğine geçerek hiç bilmedikleri turizm işletmeciliğini öğrenip varlıklı aileler oldular.